Ata-mahdum, 54 yıldır antika şehir Aigai’yi koruyor

MANİSA’üstelik, 2 bin 700 almanak tarihi geçmişe cemaat Aigai Antika Kenti’nde 28 yıl bekçilik yapıp, emekliye ayrılan Ahmet Altanay’ın (78) görevini devrettiği oğlu Yusuf Altanay (53) de 26 senedir definecilere karşı kere tutuyor. Ahmet Altanay, ilerleyen yaşına karşın ziyaretçilere arada bir gönüllü kösemenlik yapıyor.

Yunusemre ilçesinin Yunt Dağları bölgesindeki kırsal Köseler Mahallesi’nde cami imamlığı işleyen Ahmet Altanay, Günindi Anadolu’dahi kurulan 12 Aiol kentinden biri olan Aigai’de bulduğu sikkeyi müze yetkililerine teyit eden kayınpederi İbrahim Akbay’ın tarafından antik kentte yasakçı kendisine 1968’bile göreve başladı. Altanay, jandarmanın da desteğiyle antika kenti 28 sene süresince definecilerin kaçak kazılarından korudu. Gelen her arkeologdan antika kent için bilgelik kayran Altanay, derece derece öğrendiklerini ziyaretçilere üstelik aktardı. 28 sene boyunca antika kenti koruyucu Altanay, zahmetli olup, görevini oğlu Yusuf Altanay’a devretti. Ancak Altanay, ilerleyen yaşına rağmen 26 yıldır da oğlunun koruduğu antika kente gidip, kimi zaman ziyaretçilere fahri kılavuzluk yapmayı sürdürüyor.

‘ÇOK MÜŞKÜLAT ÇEKTİM’Antik şehir Aiagai’yi korurken haddinden fazla müşkülat yaşadığını tamlayan Ahmet Altanay, “Bizim Köseler da dahil tevessül etmek için yekpare mekân mahallelerden el buraya üşüşmüştü. Hakeza bire bir durumda görev başladım. Köylüleri antika kentten yakalamak yalınç olmadı. Çokça pürüz çektim. Geceleri, hareketli defineci gruplarını suçüstü jandarmaya yakalattım. Tekaüt olduktan sonra antik kentteki görevimden ayrıldım. Manisa Müzesi’nde işçi olarak etkin oğlum burada benim yerime göreve başladı” diyerek konuştu.Antik kentte göreve başlamadan evvel Aigai Antik Kenti’nin tarihini ve önemini bildiğini tamlayan Altanay, “Eskiden sefer yoktu, patikadan antik kente geliyorduk. Kente mevrut evcil ve yabancı ziyaretçileri imkanım dahilinde evimde ağırlıyor, öz ve katık izaz ediyordum. Ayrımsız defterim vardı, gelen ziyaretçilere veriyor, neden geldiklerini ve antika kentle ilişik düşüncelerini yazmalarını istiyordum. Ecnebi turistler için ise ‘5 nefis Alman ya üstelik İngiliz gezgin geldi’ diye niteleyerek notlar alıyordum. Defteri dahi henüz sonraları kazı heyetine verdim” dedi. ‘DEĞERİNİ BİLMİYORDUM, EVİN İNŞAATINDA KULLANDIM’Antika kentten aldığı taşları evinin inşaatında kullandığını dahi aktaran Altanay, “1963 yılında yapım yaptım. Tarihin kıymetini ve değerini bilmediğim için buradan 3-5 taşı kenar boşaltmak için köye taşıdım, inşaatta kullandım. Henüz sonra burada göreve başladığımda ve gezdikçe üstelik seçme taşa sunulan emeği düşündüğümde hangi büyüklüğünde balaban tıpkısı günah yaptığımı fark ettim ve sıkıntı duydum. Bire Bir taşın bu şekilde günlerce haftalarca yontularak bu ağıl gelebildiğini ve kıymetini anladım. Cehaletten kaynaklı, antik kentlerde birçok tahribat yapıyoruz. Bu değerler çabucak bizim değil yekpare insanlığın. Topluluk çıkmalıyız” diye niteleyerek konuştu. ‘İSİMSİZ ALP KENDISINE DEĞERLENDİRİYORUM’Aigai Hafriyat Heyeti Başkanı Doç. Dr. Yusuf Sezgin ise “Aigai hafriyat heyeti namına Ahmet Altanay’a ayrımsız teşekkürname borcumuz var. 28 yıl süresince kenti biricik başına koruduğunu unutmayalım. Bu şu intikal gelmesin, tabiatıyla görevi amma yapılan fedakarlıkları düşününce çok şişman benzeri faaliyet ve çabalama var. Ihtimal da Ahmet as yardımıyla site günümüze bu kadar bol korunarak gelmiş durumda. Dideban dediğimiz günde 8 saat çalışıp mesaisi biten biri ama Ahmet eş, ömrünün 28 yılını burada harcadı. Bu şekilde sahiplenmeseydi adi, kilolu tahribatlar gerçekleşebilirdi. Ahmet Bey’in buradaki varlığı kıytırık çokça balaban. Ego onu kentin koruyucusu, tanınmayan kahramanı adına değerlendiriyorum. Kendisinde sonra üstelik oğlu Yusuf Altanay ayrımsız şekilde antik kenti korumayı sürdürüyor” dedi.



Share: