Hatay’ın Antakya ilçesinde oturdukları apartmanın yıkılması sonucu çöküntü altında artan anne ile kızı, 13 dönem sonradan Mersin’deki hastanede kavuştu.

Ürgen Vakur Mahallesi Yüzbaşı Asım Caddesi’ndeki 5 bükülmüş Utku Apartmanı’nın birinci katındaki dairede oturan 27 yaşındaki Mevlüde Sarsılmaz, 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremin geçmiş dakikalarında 4 yaşındaki oğlu Ömer’i hariç çıkarmayı başardı.

Daha sonraları 6 yaşındaki kızı Ferişte’e koşan esas, apartmanın ayrımsız bölümünün yıkılması sonucu evladıyla çöküntü altında kaldı.

Arama istirdat çalışmalarında, depremin 16. saatinde enkazdan gaileli çıkarılan Sarsılmaz, tedavisi için Reyhanlı Azamet Hastanesi’ne götürüldü.

Ekiplerin gayretleri sonucu 38 saat bilahare dertli kurtarılan Melek ise önceki yerine Adana Site Hastanesi’hangi, arkası sıra Mersin’deki Ortadoğu Hastanesi’hangi sevk edildi.

Anne Mevlüde Sarsılmaz, tedavisinin tamamlanmasıyla Mersin’e gelerek hastanedeki kızıyla hasret giderdi.

Eşi İsmail Sarsılmaz ve oğlunun üstelik bulunduğu, duygu komple anların yaşandığı buluşma, hastane personelince el telefonu kamerasıyla kaydedildi.

Koltukların hariç fırladığını görünce kızının öldüğünü sanmış

Mevlüde Sarsılmaz, AA muhabirine, tır şoförü eşi İsmail Sarsılmaz’ın sarsıntı sırasında kent dışında olduğunu söyledi.

Oğlu ve kızıyla salonda uyuduklarını belirten Sarsılmaz, şöyle devam etti:

“Sallantıyla uyandık, çok kötüydü. Oğlumu hariç çıkardım. O tam onu komşularımız kötü indirdi. Lüp içindeydim, dışarı çıkmamıştım. Melek’i almaya geçiyordum. Olmadı, gidemedim yanına. Çokça tuhaftı, bir patırtılı geldi. Kızıma gitmeye çalışırken ayakta duramadım, yürüyemedim. İçeride yatıyordu. Yetişemedim kızıma. O tam basak boşluğuna düştüm. Üstümde merdivenin demirleri, ahcar vardı.”

Sarsılmaz, enkazdan çıkarıldığında kızını göremeyince ne yapacağını şaşırdığını dile getirdi.

Kendisini hariç çıkardıklarında binanın haddinden fazla kötü durumda olduğunu anlatan Sarsılmaz, “Koltuklarımızın dışarı fırladığını gördüğümüzde ‘Melek, benim kızım öldü’ dedim. Hastanedeydik, daim onun yaşayıp yaşamadığını düşündüm.” ifadesini kullandı.

Tedavisi süresince kızının on paralık aklından çıkmadığını vurgulayan Sarsılmaz, “Bana sesleniyor de ‘Anne karanlıkta kaldım, gel beni kurtar’ diyor mu diye niteleyerek düşündüm. Sürekli Melek’i sayıklıyordum. Güya kollarımda gibiydi. Kollarımı kokluyordum. Sonsuz kolumda yatardı kızım. Ayrı kaldık bu büyüklüğünde, soluk alamıyordum. Benim da ağrılarım vardı ama kızımı gördükten sonraları hepsi geçti. Benim ilacım çocuklarım. Ego onların sebebiyle ayaktayım. Onlar benim seçkin şeyim.” diye niteleyerek konuştu.