Geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitiren sıra profesörü ve kırtasiyeci Ahmet Haluk Dursun’un vefatının üzerinden üç sene geçti.
Malazgirt ve Ahlat’ı gençlere elan ferah tanıtmak amacıyla düzenlenen icraat kapsamında bölgede bulunduğu tam, Van’ın Erçiş ilçesinde geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Dursun, “hayatını görevine adayarak” çalıştı.
Hars ve Turizm Nazır Yardımcısı Dursun, “kültürel kalkınma için topyekun harekat” idealine mümin, bunu hayata buyurmak için lazım akademisyen gerekse bürokrat adına ceht gösteren bire bir fariza insanı olarak tanınıyordu.
Hayat yolculuğu 1957’bile Hereke’üstelik başladı
Dursun, 1957’bile Kocaeli Hereke’de dünyaya geldi. Hayatı süresince Türk ekin ve tarihi üstüne farkındalık görüntülemek ve kültürel birikimin nesilden nesle ulaştırılması üzere çaba harcadı.
İstanbul Üniversitesi Yazın Fakültesi Son Yüzyıl ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Kürsüsü’nde akademik hayatına başlayan Dursun, Marmara Üniversitesinde Mail Asır Tarihi Anabilim Dalında doktor, “Osmanlı Müesseseleri ve Medeniyeti Tarihi” sahasında zaman doçenti, Mail Yüzyıl Tarihi Ana Veri Dalında ise müderris unvanı aldı.
Prof. Dr. Dursun, “Osmanlı coğrafyasındaki kültürel repertuvar ve politik çağ” ile İstanbul’un tarihi, mimarisi, kültür ve sanatını ana alan çalışmalarda bulundu, Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisinde “Balkanlarda Siyasal ve Kültürel Varlığımız” konulu seminer hocalığı ve mıntıka incelemesi rehberliği yaptı.
Ayasofya’nın kapsamlı restorasyon çalışmalarını yürüttü
Akademik çalışmalarının beraberinde kırtasiyeci olarak üstelik bakım veren Dursun, Hars ve Turizm Bakanlığında Ayasofya Müzesi Başkanlığı, İstanbul Ekin ve Turizm Müdürlüğü, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü ile Vekillik Müsteşarlığı görevlerinde bulundu, Cumhurbaşkanlığı Hars ve Konuşma Büyük Ödülü Asamble Üyeliği yaptı.
Prof. Dr. Haluk Dursun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Firez ATLATMAK Genel Müdür Danışmanı kendisine Miniatürk Projesi’nin hazırlanmasında fariza aldı, Ayasofya’de kapsamlı restorasyon faaliyetleri, içindekilerle birlikte etrafındaki Osmanlı eserleriyle ilgilendiren esirgeme ve onarma çalışmaları yürüttü.
Sıbyan Mektebi’nde çocuklara Ayasofya Müzesi’nin anlatılmasını ve 17 sene süresince çıkarılamayan “Müze Dergisi”nin baştan yayınlanmasını sağlayan Dursun, Topkapı Sarayı’nda “Saray Dersleri” organize etti, Mübarek Emanetler Dairesi’nde geleneksel ramazan kocaoğlan etkinlikleriyle aşure ayı ayında aşure programları düzenledi.
Osmanlı’birlikte ahiret yolculuğu kültürünün anlaşılmasında, şehriyâr türbelerinin ziyarete açılmasının önemine bel fail Dursun, yolculuk konferansları da verdi.
Gelibolu Tarihi Düzlük Başkanlığı, müsteşarlığı döneminde kuruldu
Haluk Dursun Hars ve Turizm Bakanlığı Müsteşarlığı yaparken, “Kent-İnsan Uygarlık Köprüsü: Benzer Kişilikler Projesi” hazırlandı. Projeyi şahsen yürüten Dursun, bu kapsamda hazırlanan “Medeniyet Köprüsü-Beş Kentli” kitabının editörlüğünü yaptı.
Müsteşarlığı sırasında Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Kayran Başkanlığı kurulması üzere çalışan Prof. Dr. Dursun, Kurban Bayramı’nda tarihi alanda çıkan hararet üstüne bölgeye her an, bölgenin yeniden ağaçlandırılması amacıyla Nezaret ve Başkanlık namına yapılması gerekenleri planladı.
Aldığı ödüller
Haluk Dursun, 1989’üstelik “Elveda Boğaziçi” antetli benzeri alfabe dizisiyle İstanbul Mimarlar Odasının “Basında Eksperlik Ödülü”açık, “Nil’den Tuna”ya kitabıyla 2002’da Türkiye Yazarlar Birliği “Yolculuk Yazarları Ödülü”açık aldı.
Ayasofya’daki çalışmalarından periferi 2010’bile İtalya’dahi seçme yıl verilen Rotondi Danışma Kurtarıcısı Ödülü’ne (Premio Rotondi 2010 ai Salvatori Dell) müstahak görülen Dursun, Ayasofya ile ilişik düzenlediği etkinlikler, Ayasofya, Körfez ve Boğaziçi sunumları, İstanbul eksenli firez tarihçiliği alanında yaptığı çalışmalar için üstelik 2011 İstanbul Turizm Ödülleri kapsamında sunulan “Aktiflik Ödülü”dal kazandı.
Birçok gazetede firez-laf yazıları yazan Dursun, ” Moğolistan’daki Köktürk Anıtları ve Türk Kültürü Mirası”, “Mustafa Kemal’in Rumelisi- Selanik, Manastır, Üsküp, Sofya”, “Kudüs Belgeseli” ve “Şam Belgesi”ni hazırlayıp, sundu; “Tuna Belgeseli”, “Duayen Çelebi Hac Önünde” ve ” Mimar Sinan: The Architect” belgesellerine müşavirlik yaptı.
Haluk Dursun, “İstanbul’birlikte Emanet Sanatı”, “Nil’den Tuna’evet Osmanlı Yazıları”, “Tuna Güzellemesi”, “Osmanlı Coğrafyası’na Yolculuk”, “Boğaziçi’nde Kırk Yılım”, “Ayasofya Müzesi Firez Envanteri”, “Kent ve Ekin: İstanbul”, ” İncir Çekirdeği: Hereke’den Çıktım Yola”, “Uygarlık Köprüsü Beş Kentli” tutmak için 9 kitaba imza attı.
” Dicle’nin kuzularını çakallara kaptırmayacağız”
Küçük Asya gün ve ekin birliğinin şekillendiği önce alanlardan Malazgirt ve Ahlat’a gençlerin ilgisini çekmeye yönelik yapılması gerekenleri eksiksiz açılardan gitmek için bölgeye revan Dursun, 19 Ağustos 2019’bile Van’ın Erciş ilçesinde meydana gelen dokunaklı trafik kazasında mevt etti.
Prof. Dr. Dursun’un cenazesi Sultanahmet Camisi’nde kılınan cenaze namazının arkası sıra memleketi Hereke’bile toprağa verildi.
Ahmet Haluk Dursun, akıbet konuşmasını Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü kapsamında planlı “4. Tarihi Hikâye ve Romanda Zaman Bilgi Şöleni”nde yapmıştı.
Vasiyet niteliğindeki son konuşmasında Dursun, öğrencilerin namına “Siz Tuna Nehri’nin tarihçisisiniz, Dicle’de hangi işiniz var?” diye niteleyerek sorduğunu belirterek, şu unutulmaz cümleleri harcama etmişti:
“(O gençlere) Siz Dicle’nin kuzularısınız ve siz Dicle’nin kuzuları bize emanetsiniz. Haklısınız geç kaldık bu emanete topluluk olmakta ama çıktı sizinle hep beraber olacağız ve bu bölgede Dicle’nin, Murat’ın, Karasu’nun, Zap Suyu’nun, Aras’ın kuzularını çakallara kaptırmayacağız.’ dedim. Çakallara kaptırmamak amacıyla onlarla hemhal girmek, hemdert girmek ve beraber kalkışmak lazım.”
