CHP PM üyesi ve eski İstanbul Mebus Hakkı Suha Okay, “2-3-4-5 saylav çıkaran illerde müstakil anlamda siyasal partilerin sorumluları tıpkı araya gelecekler, bunun hesabını yapacaklar ve ona bakarak ayrımsız değerlendirmede bulanacaklar. Söz Gelişi son evcil seçimde olduğu gibi bazen ittifaklar tür. CHP’nin sonuç dört dönemdir PM üyesi yerine rapor edeyim; biz hakeza bire bir şey yapabilir miyiz? Olanaklı. Ama bu konvansiyon içerisindeki partilerle alay malay ara sıra illerde anlaşabiliriz. Bu bire bir resmi bildirme değil. Kişisel düşüncem” dedi.
Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi’nin Türkan Saylan Ekin Merkezi’nde düzenlediği, “2023 Umumi Seçimleri Sürecinde Seçime Müteveccih Yasalı Tensikat, Sıkı Denetim Yasasından Amaçlananlar” mevzulu panelde CHP İzmir Saylav Atila Sertel ve çarkıt CHP İstanbul Mebus Hakkı Suha Okay, dil cambazı olarak düzlük aldı.
Paneli, sakat İzmir Büyükşehir Belediye Reisi Ermiş Kocaoğlu, Çarkıt Çankaya Şehremini Bülent Şahit ve Han Belediye Başkanı Abdül Batur’un yanı sıra çokça sayıda CHP’li eski saylav bile izledi.
Türk Parlamenterler Birliği İzmir Idarehane Başkanı ve sakat İzmir Milletvekili Erdal Karademir, İstanbul Taksim’de yaşanan bombalı yıldırı saldırısı sonrasında internete erişimin kısıtlanmasının; 2023 seçim sürecine ve intihap güvenliğine ilgilendiren kaygıları artırdığına dikkat çekti.
Mecmu bunların hangi kadar el tıpkısı seçim süreci yaşanacağının benzeri göstergesi olduğunu vurgulayan Karademir, “Bu seçme gösterişsiz bire bir intihap olanaksız. Bu intihap yaşadığımız hesaplı darboğazdan kurtulacak mıyız yoksa darboğaz ortamında boğulacak mıyız, bunun seçimi. Bu seçme ülkeyi sürüklendiği uçurumun kenarından kurtarıp kurtaramayacağımız sorusuna yanıt arayacağımız ayrımsız intihap. Bu seçme, ülkede baştan demokratik politika yapılıp yapılmayacağının bile kaderinin belirleneceği seçme. Onun üzere makul ilkeler etrafında diri benzeri birliktelik olmadan buradan çıkmanın yolu olmadığını görmemiz gerekiyor” dedi.
Eski CHP İzmir Mebus Hakkı Suha Okay ise konuşmasına, “Demokrasiyi erek namına görenler vardır açacak olanlar vardır. Demokrasiyi açkı adına görenlerin tıpkı kısmı demokratik yollarla gelişim başına geldikten sonraları tıpkısı biçimde bütün orada kalmayı umu ederler. Bunun için de heterojen yollar ararlar. Bu vakit kaybetmeden serencam 20 yılın işi değil” diye başladı.
1950’li yıllardan günümüze kadar seçimlere ilişkin çalışarak ve yasaları kullanarak yapılan usulsüzlükleri sıralayan Okay, bu yollara başvuran nüfuz sahipleri için seçimlerin vakit kaybetmeden tıpkı seçme değil bire bir yaşam biçimi olduğunu anlattı. Okay, referandumla birlikte rejimin değiştiğini ve demokrasinin katledildiğini, milletin egemenliğinin biricik adama devredildiğini belirtti. 6 April 2022’da değiştirilen seçme kanunuyla bile bu durumun perçinlendiğini dile getiren Okay, Cumhurbaşkanının intihap yasaklarından muaf tutulduğunu, sonuç güne büyüklüğünde propaganda imkanı verildiğini, seçim barajının yüzde 7’ye çekildiğini, milletvekilliği sayısının ise ittifaklara göre değil partilerin aldığı oylara göre belirlenmesinin yasaya bağlandığını anlattı.
OKAY: YÜZDELIK 7 BARAJININ HİÇBİR ÖNEMİ KALMADI
Okay, “Topluluk İttifakı’ndan AKP, MHP ve BBP, üçü ansızın seçime girdiğinde yüzdelik 7 barajının hiçbir önemi kalmıyor. Yani bu inikat yüzde 7’den fazla fikir aldığı takdirde, barışma çatısından özge partiler bile barajdan affedilmiş oldular. Yüzde 7’yi aşma zorunluluğu ortadan kalktı. Yani MHP, yüzdelik 6,5 düşünce aldı, barajı aşamadı değil, ittifakla alay malay barajı aştı. Bu neyi getiriyor; örneğin tıpkısı ilde BBP en efdal oyu aldı amma Türkiye genelinde yüzde 1’in altında rey aldı. Yüzde 7 barajına bakılmayacak, yer efdal oyu aldıysa BBP’den 1 saylav çıkma. Yani böylelikle yüzdelik 7 barajının on paralık ama hiç önemi kalmadı. Çünkü ittifak çatısı altında olan partiler bakımından aynı dava namevcut. İttifak çatısı altında olmayan gayrı partiler yüzdelik 7 barajını işlemek zorunda. Aşamazsa aldığı oylar çöpe gidiyor. Tek önemi kalmıyor” diye niteleyerek konuştu.
“BAZI PARTİLER, YÜZDELIK 3’LÜK HAZİNE YARDIM BARAJININ HESABINI BILE YAPABİLİRLER”
İttifak çatısı altındaki partilerin oylarının yüzde 3’ü aşmaması durumunda Hazne yardımından yararlanamayacağını vurgulayan Okay, “Hakeza baktığımızda barışma içinde olan partilerin tıpkısı kısmı, söz gelişi Ulus İttifakı’ndan da olabilir, yüzdelik 3’lük Kaynak yardımı barajını de geçelim hesabını da yapabilirler. Yahut da tıpkısı partinin çatısı altında seçime girelim da diyebilirler. Amma yüzde 7 barajının getirdiği hiçbir şey olmayacak” dedi.
“BAZI İLLERDE İTTİFAKLAR OLABİLİR”
Okay, şöyle devam etti:
“İttifak içerisinde milletvekilleri dağılımı yerine, milletvekillerinin partilerin aldığı oylara bakarak dağılımı tıpkısı anlamda sabık seçimde Topluluk İttifakı’nın ayrımsız uyanıklığı gibiydi. Güya, tığ barışma yaparız, bizden başka kimesne yapamaz. Bizim yaptığımız bu ittifaktan tığ yararlanırız. İçimizden birinin çıktı oyları de heba gayrimümkün. O ona eklenir. Hepsini topladığımızda saylav sayımızda kilolu benzeri artış peki hesabıydı. Ama bu adisyon tutmadı. Millet İttifakı, partilerinin aldığı oyla 21 civarında henüz fazla mebus çıkardı. Icap CHP, ister İYİ Parti. Ama hesap tutmayınca dediler ki bu aksiyon olmuyor kardeşim. Hangi yapalım, milletvekilleri partiler arasında aldığı oya bakarak dağılsın. Geçmişteki ittifakta hatırlarsanız hiçbir öğür tercihinde bulunmadan takkadak ittifakın bulunduğu yere damga bassanız oyunuz geçerliydi. Amma ittifaka vermiş olduğunuz fikir, o uyuşma altındaki partilerin aldığı görüş oranına göre o ilde dağıtılıyordu. Veyahut hem anlaşma hem partiye rey veriyordunuz, parti tercihinde bulunuyordunuz. Demincek uyuşma tercihinde bulunamıyorsunuz. Direkt parti tercihinde bulunuyorsunuz. Partilerin aldığı oya göre zamanında olduğu üzere mebus dağılımı hesabı yapılacak. Mahsus 2023 seçimlerinde bu hesaplama yöntemini değme parti göz önünde tutak. ve mahsus gâh partiler seçime girmeyecek. Zira partilerin seçime girebilmesi üzere 41 ilde seçime girmesi lazım. Belki giremeyecekler. Belki kâh partiler, Hazine yardımı alayım hesabıyla seçime girecek. Veyahut birlikte kâh partiler kavil bünyesindeki içindeki aynı tümen içerisinde düzlük alayım diyecek. Veyahut bile ittifakın kâh büyük partileri, geçmişteki aldıkları oya bakarak, yapacakları similasyonlara bakarak 1’den aşkın mebus elbet çıkarabiliriz. Yahut bile değişik girerek seçimlere, birbirimizin elinden eteğinden çekip tıpkısı havuzdan besleneceğiz derken ikimiz birden seçimleri kaybedebiliriz kabil bire bir endişe süresince olacaklar. Bu, İzmir üzere şişman metropollerde haddinden fazla söz konusu olacak benzeri molekül değil. Ama 2-3-4-5 saylav çıkaran illerde mutlak anlamda siyasi partilerin sorumluları ayrımsız araya gelecekler, bunun hesabını yapacaklar ve ona bakarak bir değerlendirmede bulanacaklar. Örneğin sonuç evcil seçimde olduğu üzere kâh ittifaklar olanaklı. CHP’nin serencam dört dönemdir PM üyesi kendisine ifade edeyim; biz böyle tıpkısı madde yapabilir miyiz? Olabilir. Amma bu kavil içerisindeki partilerle alay malay kâh illerde anlaşabiliriz. Bu tıpkısı resmi beyan değil. Kişisel düşüncem. Mümkün, çünkü; biz birlikte hangi ilde ne görüş aldığımızı, alabileceğimizin hesabını özne ayrımsız siyasal partiyiz. Haddinden Fazla da doğaldır. Bu hesabı yapmamız birlikte geçişsiz. Kâh iller var. O illerde şartları daha çok zorlasan da serencam alamayabilirsin. O devir oy heba olmasın tığ üstelik diyebiliriz veya ittifakta birlikte olduğumuz partilerden biri birlikte bunu düşünebilir.”
“6 NİSAN’DAN ÖNCEKI SEÇİM YAPAMAZLAR”
Seçim tarihine ilişik dümdüz takvimin 18 Haziran 2018 olduğunu, 6 Nisan’a büyüklüğünde da intihap olma ihtimalinin bulunmadığını vurgulayan Okay, “Zira seçim yasalarında yapılan mübayenet yürürlüğe 6 Nisan 2022’da girmiştir. Anayasamızın 67’nci maddesinin son fıkrası var. Diyor ki; seçme yasalarında yapılan tadilat 1 yıl içre yapılan seçimlerde uygulanamaz. Yani, bu milletvekili dağılımı ve baraj üzere değişiklikleri uygulayabilmeleri amacıyla 6 April’dan ahir bire bir sıra olması geçişsiz” dedi.
Okay, seçimlerin 14 Mayıs, 21 Mayıs veyahut 11 Haziran’dahi yapılabilmesi üzere evet TBMM’den değişmeyen alınması ya bile Reisicumhur Erdoğan’ın inisiyatif alması gerektiğini belirtti. Erdoğan’ın seçimin yenilenmesine yani erken seçime değişmeyen verebileceğini nâkil Okay, şunları söyledi:
“Ego kolay takvimin galiba 18 Haziran olacağını düşünüyorum. 18 Haziran’dan önceki aynı intihap yenilenmesi kararının parlamentonun 360 oyuna gerekseme vardır. veya Cumhurbaşkanının inisiyatifine gerekseme vardır. Bu çerçeveden baktığımızda 18 Haziran bir intihap tarihi adına asgariden hesaplanmalı ama giderek seçim olacak kabilinden bile tekmil partili arkadaşların, örgütlerin çalışması şarttır. Nedeni şu, bu seçim bayağı benzeri intihap değil. Partiler arasındaki benzeri yarışma olmaktan bundan sonra. Bu seçimi kaybederiz, 4 yıl bilahare benzeri henüz seçme evet, 5 yıl sonraları bire bir elan seçim evet, böyle bire bir molekül bulunmayan. Bu seçim kaybedilirse herşey kaybedilebilir. Bu seçim demokrasiyle biricik âdem rejimi beyninde geçecek aynı seçimdir. Bu intihap aynı anlamda 2017 referandumunun, atı alanın Üskadar’ı geçemeyeceğinin gösterileceği bir intihap olacaktır. On Paralık kimesne umudunu yitirmesin. Örgütlerimiz, yerel yönetimlerimiz çok şanlı. Amma vatandaşımızın duyarlılığı bizim örgütümüzün önünde gidiyor. ve yurttaş, birisinin kaybetmesinde kararlı. O birisi de mahsus.”
ATİLA SERTEL: VPN ÜZERİNDEN ÇALIŞAN BİR ANALOG GELİŞTİRİLEBİLİR
CHP İzmir Saylav Atila Sertel ise hem CHP’nin hem da 6’lı masanın sandık güvenliğine yönelik şanlı çalışmalar yürüttüğünü anlattı. Ancak, İstanbul’daki yıldırı saldırısının peşi sıra internet bandının daraltılması ile toplumda endişe oluştuğunu vurgulayan Sertel, şu öneride bulundu:
“İnternet bandının daraltılması halinde tığ iletişimi şüphesiz kurarak, sandıkların kontrolünden, aldığımız ıslak imzaların iletişimini elbette koordine edeceğiz. Ayrı bire bir yapılanmaya ihtimal, VPN denilen internet üstünde çalışabilen tıpkısı modeli bile geliştirerek, onu dahi güvence altına alarak, yani Türkiye’deki internet ortamını değil dünya üzerinden tıpkısı sistemi hazırlamak gerektiğini burada ilk defa tabir ediyorum. Çünkü soysuz terör örgütünün kullandığı tıpkı maşayla tıpkı patlama sonucu haddinden fazla bigünah insanların öldüğü, ondan sonradan pratikte evvel yaptıkları hareket bilişim yoluyla, internet ortamından daralmaya gitti. ve kimse ne whatsap üzerinden ne telegram üzerinden hangi başka iletişim araçları üzerinden bildirişim kuramadığı kadar, twittera, instagrama giremedi. ve toplumsal medyada nazik sıklet yaşandı.”
Toplanmış seçmenin tahminî yüzdelik 10’unu oluşturacak şekilde 6 milyon gencin bu seçimde ilk defa fikir kullanacağını belirten Sertel, “Z kuşağı dediğimiz, bu iktidar marifetiyle zulümden eksantrik benzeri şey görememiş, okusa dahi terbiye görse dahi ancak dışına kaçmaktan apayrı umar görememiş, etkisiz noksan, aşsız artmış, iki üç diplomalı, ecnebi açacak bilen çocukların bahtsız olduğu ayrımsız ülkeyi yaratanlara karşı müthiş bir tepkinin olduğunu düşünüyorum” dedi.
RTÜK ELEŞTİRİLERİ
Sertel, seçimlerde bildirme şişman etkenlerden biri olacak içtimai medyanın etkisinin azaltılması amacıyla dezenformasyon yasasının çıkarıldığını, parçalanmamış toplumun susturulmaya çalışıldığını dile getirdi. Buna rağmen herkesi görüşlerini açıklamaya davet fail Sertel, RTÜK’e müteveccih de şu eleştirileri getirdi:
“711 dirilik çalışıyor RTÜK’te. 8 daire başkanı var, 46 ofis komutan yardımcısı var. Ofis komutan yardımcılarının bazıları birbirlerini tanımıyor. Amma 15 bin liranın üzerinde maaşla çalışıyorlar. ve uygulamaları şu; ana kademede, siyasal partilerden gelen, Ebubekir Şahin’in başkanlığındaki RTÜK üyeleri toplantı yapıyorlar ve cezaları belirliyorlar. O cezalar ağız ağıza panel. Söz Gelişi Kemal Kılıçdaroğlu’nun mutfak konuşmasını paylaştı diye niteleyerek Umum TV’ye, Tele-1’e, KRT’ye ceza veriyorlar. Yahu anamuhalefet partisi lideri konuşuyor ve televizyon bunu yayınlıyor. Bundan ortalık ceza alınır, amma oluyor. TİP’ten bir mebus çıkıp konuşuyor. O milletvekilinin konuşmasını yayınladı diye niteleyerek televizyona ceza veriliyor. Antrparantez ayrımsız ukubet elan verilirse kapatmaya akıllıcasına gitmeye çalışıyorlar. RTÜK, 9 kamer içerisinde 14 ukubet yazmış Ahali TV’ye. Cezaların biri 500- 600 bin liradan adi değil. Tele-1’e 11 ceza, KRT’ye 5 ceza, FOX TV’ye 4 ceza yazmış, Flaş Haber’e elan cemaziyelevvel kuruldu, ona birlikte 4 ukubet yazmış. Bu cezaların toplamı 11,5 milyon, 9 ayda. Diğer televizyonlara, TGRT’ye 1 ukubet. Onlar da imdi salı günleri Genel Başkanımızın konuşmasını yayınlar ağıl geldi. Dikkatle bağlı olmak geçişsiz, iz değişimi var. Beyaz TV’ye 1, ATV’ye 1, aHAber’e akim, Mevki TV’ye, Sınır 7’ye, TVNET’e, AKİT TV’ye tek ceza yazmamış. Oysaki her dolaşma Kılıçdaroğlu’na buralarda güç hakaret var. 711 RTÜK çalışanının ve üyelerinin yegâne bir görevi var, 5 sunum kanalı izliyorlar. El TV, KRT, Tele-1, FOX TV, Flaş Haberi izliyorlar. Ara Sıra TV5’e bakıyorlar. Eksiksiz işleri bu. Bambaşka işleri yok. Ahi kuruluşları Basın İlan Kurumu’nun da medya üzerindeki baskılaması güvenilmez boyutlarda.”
FON DÖKÜMÜ
1.VİDEOBozuk CHP İzmir Milletvekili Hakkı Suha Okay’ın konuşması2.VİDEOCHP İzmir Mebus Atila Sertel’in konuşması3.VİDEOTürk Parlamenterler Birliği İzmir Yazıhane Başkanı ve bozuk İzmir Saylav Erdal Karademir’in konuşmasıPanelden detay görüntüler
