CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, “TBMM’nin üzerinde sarayın ipoteği var. AK Öğür ve MHP milletvekilleri üstünde sarayın ipoteği var. Aynı de bunlar sanki ‘Biz milliyetçiyiz.’ diyerek geçiniyorlar. Hikaye bunların milliyetçiliği. Mahiyet ulusçu biziz. Kaynak ulusalcı, soy yurtsever biziz.” dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Kadro Toplantısı’nda yaptığı konuşmada seçkin habbe, her köyün, mahallenin huzura ihtiyacı olduğunu ve bunun üzere savaşım ettiklerini söyledi.
Türkiye’nin ayrımsız yol ayrımına geldiğini savunan Kılıçdaroğlu, ülkeyi modern uygarlığa asmak ve çağdaş uygarlığı buyurmak hedefine yöneldiklerini belirtti. Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, “Bu hedefi muhakkak amma katiyen, ne pahasına olursa olsun gerçekleştireceğiz. Cümle tehlikesiz olsun. Hak ortamında yapacağız bunu. Adaletsizliğe sapmadan adalet zarfında yapacağız.” ifadelerini kullandı.
Yalova Belediyesinde “zimmete para geçirilmesi” iddiasıyla açılan davada, şehremaneti başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Vefa Salman’ın, üç değişik eksper raporunda suçunun olmadığına yer verilmesine karşın görevine reddetme edilmediğini anlatan Kılıçdaroğlu, “Bu değişmeyen adalete yakışıyor mu, yakışmıyor mu? Bilgiler geliyor, ‘Efendim, karar vereceğiz ama bizi sıkıştırıyorlar, bizi sürmekle tehdit ediyorlar.’ Bunun adı türe oluyor.” dedi.
CHP’lilerin duruşma salonundaki itirazlarının “CHP’liler mahkemeyi bastı” şeklinde lanse edildiğini nâkil Kılıçdaroğlu, fakat iktidarın mahkemeyi, savcıyı, hakimi ele geçirdiğini gelecek sürdü. Kılıçdaroğlu, mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek “Vefa Salman bizim onurumuzdur, gururumuzdur.” diye niteleyerek konuştu.
İstanbul’daki THK oteli
CHP Umumi Başkanı Kılıçdaroğlu, Türk Gelgel Kurumunun (THK) kayyum tarafından yönetildiğini anımsatarak kurumun İstanbul Laleli’da kirada mevcut otelinin ele geçirilmek istendiğini öne sürdü. Konuyla ilişik süren tıpkı sevgili olduğuna bel fail Kılıçdaroğlu, “Tarihine ocumak duyan herkesin THK’yi koruması lazım. Bütün kaynaklarını hortumladılar. Bire Bir oteli kaldı, şimdi oteli üstelik ele geçirmeye çalışıyorlar. Açıkça ve kemiksiz söylüyorum, o oteli ki alırsa burnundan fitil fitil getireceğim.” dedi.
YANLIŞSIZ Parti’nin basiret belgesine eleştiri
Kılıçdaroğlu, DÜRÜST Tümen’nin basiret belgesinin özünü bilmediğini fakat “Elkızı, bütün beraber bu sağgörü belgesinin içini dolduralım.” çağrısı yapıldığını anımsatarak bunun “Esasen bizim tıpkı uyanıklık belgemiz namevcut birlikte, bize katkı verirseniz eskimemiş aynı sağgörü belgesi yapalım.” anlamına geldiğini savundu.
Ayrımsız siyasetçinin bir basiret belgesi ortaya koyabilmesi için öncelikle acun tarihini, Orta Doğu tarihini, kişi ülkesinin tarihini, Halas Savaşı’nı, bulunmayan olan tıpkısı Osmanlı’dan tüvana Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bittabi ortaya çıktığını, bilgi ve teknolojideki gelişmeleri, dünyanın gidişatını bilmesi gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle bitmeme etti:
“Ego arada bir Erdoğan’a çağrı yapıyorum. Buradan gene bir davet yapayım. Eğer vizyonun, vizyonerliğin hangi olması gerektiğini bana izah etmek istiyorsan, senin televizyon kanallarında ego hazırım. Gel, gel, gel, gel. Kaçma gel, gel, gel. Önsezi sözde sana öğreteyim, gel. Yok efendim işi fazlaymış dahi bilmem güya dahi. İşinin hangi olduğunu de biliyorum. Bak makul, işi fazladır yani malı sevk üzerine işi çokça aşkın. Öyle Amerika’birlikte servetler, dünyanın özge yerlerinde vergi cennetlerinde dünyalık varlıkları. Biraz paraya tamah etme, malı götüreceğin süreyi kıs, karşıma çık, seninle oturup 85 milyonun önünde tartışalım cesaretin varsa. Antrparantez namına aynı tavsiyem da olsun. İkinci Yüzyıla Davet Beyannamesi’ni okusun. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin arz koskocaman panel belgelerinden birisidir.”
Sorunu bilmeyen kişinin hal üretme şansı olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, demokrasisi kağıt üstünde mütezayit bire bir ülkenin nema şansı olmadığını söyledi. Türkiye’nin soylu erki bağımsızlığının dahi tehlikede olduğunu kanıt eden Kılıçdaroğlu, namus borcu dilenildiğini, hakeza ayrımsız tabloyu Türkiye’nin daha ilk on paralık yaşamadığını ati sürdü.
“Ya genel başbuğ beni listeye yazmazsa”
Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, CHP’nin İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nde, toplumsal barışın mihman ağıl getirilmesi amacıyla birlik cürüm örgütleriyle mücadelenin ivaz vermeksizin sürdürüleceğinin, devlette liyakat sistemine meydan verilmesi gerektiğinin, seçme yasasının, darbe hukukunun değiştirileceğinin vadi aldığını anlatarak, şunları söyledi:
“‘Milletin vekilini ulus seçecek’ dedik. Bu büyüklüğünde degaje, kesin söyledik. Geçen dolaşma benzeri gazetede bilgelik vardı: 100 kesir saylav hiç kürsüye çıkmamış. Çoğu DÜRÜST Fırka milletvekili. Niye çıkmıyorlar? Şanlıurfa’yı ele alalım. Şanlıurfa’dan bire bir SELIM Öğür mebus TBMM kürsüsüne çıkıp ‘Şanlıurfa’nın şu sorunları vardır.’ demedi, demiyor. Diyemiyor elhak. Sebebi hangi? Darbe hukuku. ‘Ego bunu söylersem, evet umumi başbuğ beni listeye yazmazsa. Ne olacak? Benim milletvekilliğim gidecek’ diye niteleyerek. TBMM’nin üzerinde sarayın ipoteği var. YANLIŞSIZ Fırka ve MHP milletvekilleri üzerinde sarayın ipoteği var. Bire Bir da bunlar sanki ‘Biz milliyetçiyiz.’ diye geçiniyorlar. Hikaye bunların milliyetçiliği. Köken ulusçu biziz. Gerçek milliyetsever, hamur yurtsever biziz.”
(Sürecek)
