Kocaeli’üstelik çalıştığı fabrikada namına sövme ve taşlama ettiği sav edilen şahsa tokat attığı amacıyla tazminatı verilmeden işten çıkartılan Inanmış Yılmaz, eşi ve çocuklarıyla birlikte üretimevi önünde eylem yapıyor. Ilgi çekebilmek amacıyla aracına pankartlar asan Yılmaz, sesini duyurabilmek için üstelik sloganlar atıyor.
Otomotiv parçaları üreten Arpek isimli fabrikada 6 yıldır müteharrik Kani Yılmaz’a (36), iddiaya bakarak kendisiyle tıpkı bölümde etkin ayrıksı bir iştirakçi daima hakaret ve küfür etmeye başladı. Hakaretlere dayanamayan Yılmayan, annesine kalay ettiği doğacak sürülen şahsa tokat attı. Bunun peşi sıra Yılmayan ve başka şahsın işine akıbet verildi. Tokat attığı üzere işten çıkarılan Yılmaz, 6 yıldır çalıştığı üzere hakkı olan tazminatından üstelik oldu. Tutarga hastası olduğu amacıyla hiçbir yerde iş bulamadığını söyleyen Yılmaz, şimdi tazminatını alabilmek için mücadele veriyor. Eşi ve biri 3 buçuk gayr 7 yaşında olan iki çocuğuyla değme gün fabrikanın önüne gelen Yılmayan, burada yegâne başına eylem yapıyor. Özen çekebilmek amacıyla aracına pankartlar asan Yılmaz, sesini duyurabilmek için dahi sloganlar atıyor.
“Karşıma geçti ve bana ana, karı sövdü”
Süreci anlatan Kani Yılmaz, “Nerede tıpkı personel açığı varsa oraya sürüldüm ve orada çalıştırıldım. Can; emekliliği gelmiş, primi meşbu, pandemi zamanından bu yana işten, güçten baştan sona elini, ayağını çekmiş ve çıkartılmayı bekliyordu. Ego özellikle kalkışmak amacıyla sağa, sola sataşarak kendisini çıkarttırmanın derdindeydi. Kendimi bildiğimden bu yana tutarık hastasıyım. Amma bayılma, posta geçirme üzere gelişigüzel sıkıntım yok 15-20 yıldır. Düzenli olarak derman kullanıyorum. Bu özlük geldi daima beni pejoratif, amiyane düşürücü, arkadaşlarımın beraberinde onurumu yara, rencide edici laflar kullandı. ‘Koca kafalı’, ‘Öküz kafalı’, ‘Deli’ ve elan ağza alınmayacak laflar söyledi. Ben bunu amirlerime memurlarıma, başımdaki mühendislerime, iş veren namına insan kaynaklarına bile söyledim. İş yerimde sendika var, onlara dahi söyledim. Tek konuda iş yapılmadı. en son bu şahsiyet geldi, karşıma geçti ve bana temel, avrat sövdü. Anama, bacıma küfür ederek bana hakaretler etti. Buradan herkese soruyorum, şahsın teki karşınıza geçse, ana, avrat size sövme etse kendinizi hangi büyüklüğünde tutabilirsiniz? Bütün erkeklere bunu soruyorum, bilcümle hareket verenlere bunu soruyorum, kendinizi hangi büyüklüğünde tutabilirsiniz? Ben de sahih adına, bu şahsı birçok kat uyarmama rağmen ‘Git kardeşim, belanı benden bulma, beni bile ekmeğimden etme’ dememe karşın, işverenin birlikte hiçbir tedbir almamasıyla birlikte küfürden sonra ağzının ortasına tek yankılanmak zorunda kaldım” dedi.
“Ego savuşturmak yemeyecek miyim?”
Bu olayın neticesinde tazminatsız, kıdemsiz, ihbarsız üste işsizliği de verilmeden işinden çıkarıldığını kaydeden Yılmayan, “Bu dahi işverenin işine geldi, bittabi kim işine gelir. Zaman benim tazminatım, ihbarım, kıdemim, bütünü zarfında 70-80 bin lira servet yapıyor. Beş Altı mülk değil. Ben zaman çocuğumla buradayım, bu parayı da gelişim verene bırakmamanın derdindeyim. Benim paramı yedirmem. Şu çocukların nafakasını yedirmem, boğazında kalır. Ego kiracı adamım, engelliyim. Şurada tıpkı derinti üretimlik var. Epilepsi hastası olduğumu duyan fabrikalar, hisse senedi verenler ‘Kusura bakmayın, sara hastasına aksiyon veren olarak biz icazet vermiyoruz. Biz onay versek bile doktorumuz icazet vermiyor’ diyorlar. Ben ekmek yemeyecek miyim? Ben kazanmayacak mıyım? Ben geçimimi sağlamayacak mıyım? Paramı alana kadar gerekirse buraya dinlenme kampı kuracağım, icabında buraya çerge kuracağım, buradayım. Takkadak tıpkısı tokat yüzünden elimden aldıkları 6 yıllık tazminatımı vermelerini istiyorum” diye konuştu. – KOCAELİ
