Veri: ABDULLAH ÇELEBİ-Kamera: KERİM AMAÇ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu eleştiren CHP Genel Komutan Yardımcısı Seyit Torun, “Bu milletin vicdanında birlikte aklında üstelik İçişleri Bakanlığı’na bugüne kadar mevrut yeryüzü şişman yağız lekedir. Bu millete yaraşıksız tıpkı bakandır. Benzeri an geçmiş incizap etmelidir” dedi. Yer ve Kentçilik Bakanı Uğur Hava’un “İzmir karışma altında” sözlerini anımsatan Torun, “Kimi Vakit Soylu’evet özendiğini biliyorum. O müessis ayarına et kafalı dönsün. Soylu’dan ayrımsız madde imkânsız. Zinhar ha zinhar ona özenmesin. İzmir halkına ve Büyükşehir Belediyemize yaptığı hakaretten dünya defo dilesin” diyerek konuştu.

İzmir Seferihisar’üstelik planlı “Divan Üyeleri Kampı” etkinliğinde bugün konuşan CHP Genel Komutan Yardımcısı, Kalabalık Saylav Seyit Torun, İçişleri Bakanı Soylu’yu istifaya davet etti. CHP’li belediyelerin hizmetlerini anlatan Torun, hükümeti eleştirerek gündeme dair değerlendirmeler yaptı.

“KATIYEN GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ”

Seyit Torun, konuşmasına Yalova Belediyesi’nde kendisi şikayet ettiği halde “Zimmete servet geçirilmesi” iddiasıyla görevinden uzaklaştırılan Vefa Salman’ın duruşmasında murafaa heyetine taşlama ettiği gerekçesiyle karşı hazırlanan fezlekenin TBMM’ye sunulmak için Cumhurbaşkanlığı’na gönderildiğini anımsattı. Torun şunları söyledi:

“Bu belli hakkımdaki dördüncü fezleke. Hiç fark etmez. İnandığımız yolda azimli adımlarla ilerleyeceğiz. Asla benzeri etap birlikte kafasız atmayacağız. Cesaretle ve inançla bu süreçte nasıl galip çıkacağız. Büyükşehir Şehremaneti başkanım yolda gelirken tayf kurmuş. Onun hayalinin gerçekleşmesine 6-7 kamer kaldı. İnşallah 7 ay sonradan sevgili başkanım bu posta Seferihisar’a gelirken, ‘İktidarın büyükşehir belediye başkanı kendisine geliyorum’ diyeceksin, tek nikbet etme. 2019’dahi çokça önemli tıpkısı şeyi başardık. 11 büyükşehiri aldık, 250’ye mümasil şehremaneti aldık. Türkiye nüfusunun yüzde 51.8’ini yönetiyoruz. Kazançlı ululuk yerine yüzdelik 65’ine hükmediyoruz. Bunlar çokça nadir ama 2019’de çokça henüz oylumlu ayrımsız şeyi başardık. Bu dinsiz iktidarı, diktatörlüğü sandıkta yenebileceğimizi kanıtlama ettik. Gönderebileceğimizi ispat ettik. Deminden çatlak ikinci ayağa geldi. Yerelde gösterdiysek genelde da göstermeliyiz. İlk seçimde bunu başaracağız, bütün gelişigüzel milletin iktidarını kuracağız. Büyükşehir Belediye başkanım kredi notunu açıkladı. Kıtipiyoz gelgel duyduk. Belediyelerimiz göreve inanın çok zor koşullarda başladılar. Namus Borcu, personel yükü, iktidarın yetkilerini ellerinden alma çabaları ve Erdoğan domestik seçimden sonraları demişti ya ‘Topal badi olacaklar’ diye. Topal ördek yapma çabaları daim devam etti. Belediye başkanlarımız yılmadı, şikayet etmedi, savaş etti. Birçok ankette gururla söylüyorum kim uray başkanlarımız seçme şeye karşın başarılı ve evire çevire amal yapıyor. Kendilerini kutlama ediyorum. Sedir üyelerimizi birlikte kutlama ediyorum. Onlar bile bu mücadelenin parçası.”

“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA GELMİŞ SUNU BALABAN ESMER LEKEDİR”

Süleyman Soylu’evet tepki gösteren ve istifaya nida eden Seyit Torun şöyle devam etti:

“Şu anda bütçe görüşmeleri bitmeme ediyor komisyonda. Zaman da İçişleri Bakanı’nın bütçesi var. Haksızlığını, adaletsizliğini bilmesine rağmen kendini aklamaya çalışacak. Bu milletin vicdanında da aklında üstelik İçişleri Bakanlığı’na bugüne kadar mevrut bildirme balaban yağız lekedir. Bu millete yaraşıksız ayrımsız bakandır. Benzeri dakika önce istifa etmelidir. Cumhuriyet Hak Partili belediyeler kaynaklarını bol kullanarak temas cins engellemelere rağmen olağanüstü işlemler yapıyor. Pandemide onların 5 maskeyi dağıtamadığı süreçte meclis üyelerimiz, başkanlarımız herhangi bir kapıyı çaldı, maskeden herhangi bir soy ihtiyaca kadar karşılamaya çalıştı. Zaman onların yapamadığını yaptılar, tahakküm günlerde vatandaşımızın birlikte oldular. 4 milyon 800 bin haneye müzaheret yapıldı. Yardımların toplanmış tutarı 26 bilyon teklik. Bu elden belediyelerimizin vatandaşlarımıza sağladığı içtimai yardımlar. Şu anda koca bire bir kazançlı buhranın içindeyiz. Tam kesimler ağır sıklet bir kazançlı ağırbaşlılık içre. Yoksullukla karşı karşıya. Evine aldatmak götürmenin derdinde. Belediyelerimiz olmasaydı, yaşadığımız dava çokça henüz büyürdü. Erdoğan’a bire bir çağrıda olmak istiyorum. Belediyelerimizle uğraşacağına, engelleyeceğine teşekkürname cilt. Senin yarattığın krizi, yoksulluğu belediyelerimiz hafifletiyor. Yoksa çokça elan güç tıpkısı resim ile yüz yüze kalırdık.

“BELEDİYELERİMİZ DEĞİL, YURTTAŞ CEZALANDIRILIYOR”

Erdoğan belediyelerimizin elan gani bakım vermesinin önünü açması gerekirken, maalesef engeller koyuyor. Biliyoruz ki İzmir’imizde birlikte temas tip amme kaynaklarını kapattı. İşte geçen zaman Belde, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bütçesini konuşurken sayın bakana sorduk. ‘İzmir’imiz zelzele tehdidiyle yüz yüze. 2 sene önce kırıcı yaşadık. Canlarımız kaybettik. İnsanımız mağdur oldu. Belediyemiz acun bankasından çokça tafsilatlı vadeli, bağan faizli emniyet buldu. Yalnız bir imzanıza bakıyor.’ Üzülerek gözümüzün içine baka baka ‘Hayır bizden kaynaklanan bir madde bulunmayan. Evrak eksikliği filan’ dedi. Oysaki ben her şeyin tükenik olduğunu biliyorum. Sunu balaban konu için de yegâne bire bir imza.. Hazine garantisi istense, İller Bankası teminatı istense anlayacağız ama garanti ile münfail krediyi dahi saray bekletiyor, imzalamıyor. Bir Nice belediyemiz var. Muğla belediyemiz enfrastrüktür, İstanbul belediyemiz aynı bambaşka sorunu üzere aldılar ama sarayda tahminî 28 milyarlık kredimiz bekliyor. Haddizatında başkanlarımızı değil, vatandaşlarımızı cezalandırıyor.”

CHP’Lİ BELEDİYELERİN HİZMETLERİNİ ANLATTI

CHP’li belediyelerin hizmetlerini anlatan Torun şunları söyledi:

“Yıllardır ev sorununu çözemediler. Temas yere üniversite yaptık diyerek övündüler amma öğrencilerimizin tahaffuz sorunun bibi çözemediler. Vaatlerle geçiyorlar. Belediyelerimiz 22 olan mektepli sıkıntılı sayısını 83’e çıkardı. 2 bin 996 olan yetersiz kapasitesini birlikte 14 bin 145’e yükselterek yüzdelik 392 artırdı. Biz nerede hangi dava varsa ‘Bu dava iktidarındır’ demeden hangi yurttaşımız, sav yaşıyorsa belediyelerimiz vatandaşın beraberinde. Herhangi Bir anlamda dahi desteklerini artırıyorlar. Çocuk Yuvası sayımız 162’ydi. 380’e imdi. Kapasitesi 12 binden 32 bine yükseldi. Burada de yüzde 164 artma sağlandı. 20 yıldır iktidardalar, 25 yıldır Ankara’yı, İstanbul’u yönetiyorlar bibi ulaşım sorununu çözemediler. Belediyelerimiz yaklaşık 11 raylı sistemi tamamladı. 23 raylı sistem de devam ediyor. Bunlar önceden başlamış olsaydı şimdiye kadar çözülürdü. 3 bin 196 ayak topu sahası kadar yeşil alanı vatandaşlarımızın kullanımına açtılar. Biz doğanın yeşilini seviyoruz. Onlar doların yeşilini seviyor. Ekincilik üzerine da kocaman bire bir meydanlık aldık. Bire Bir tarım ülkesiyiz. Tarım ithalatçısı talih haline geldik. Otundan etine kadar ithal boy bos hale geldik. Kırsal boşaldı, şu anda üretimden koptuk. Çiftçimiz, üreticimiz ürününe küstü. Belediyelerimiz 160 bin üreticiye 8 bilyon 700 milyon teklik destek sağladı. Bir Nice konuda bindi oldu. İşte halkçı, sosyal demokrat belediyecilik budur. Umar belediyeciliği budur.

“ERDOĞAN BU RAKAMLARI GÖZÜN GÖRMÜYOR MU?”

Tarım Bakanlığı’nın 25-30 bilyon bindi sağladığı bir ülkede belediyelerimiz 10 milyara andıran destek sağladı. Desteği sağladım diye övünen iktidar 25-32 milyarın 23 milyarını üstelik çiftçiye verdiği mazottan kafasız aldı. Benzeri cebine koydu, diğerinden izansız aldı. Demincek ‘Üreticiyi destekledim’ diye niteleyerek masal anlatıyor. Umumi Başkanımız da hep o örneği verir. Konya kadar Hollanda 180 bilyon dolar ekincilik ihracatı var. Biz kişi kendimize yetemiyoruz. Temas makule tarım ürününü ithal ölçü ayla geldik. Neyi hangi kadar yetiştireceğiz, neyi hangi kadar satacağız bilmiyoruz. Hakeza benzeri kuvvet imkânsız. 20 yıldır tarımı bitirdiler, köyleri boşalttılar. İnsanları yoksullaştırdılar. Arada Bir Erdoğan gittiği yerlerde belediyelerimizin bakım yapmadığını, tek şekilde vatandaşın sorununu çözmediğini rapor ediyor. ya Erdoğan ben sana hangi diyeyim. Bu rakamları gözün görmüyor mu? Belediyelerimizin senin iktidarının 20 yılda yapamadığını yaptığını gözün görmüyor mu? Değme türlü engellemelerine, kumpasına, görevden almaya çalışılmasına karşın. Sen görmüyorsun Erdoğan ama yurttaş temas şeyi görüyor.

“ELLERİNDEN GELSE BELEDİYE MECLİSLERİNİ FALANCA DE KALDIRACAK. SARAYDAN YÖNETECEKLER. İLÇE BELEDİYELERİNİ FALAN KALDIRACAKLAR”

Tığ bunları yaparken onlar bağışlara el koyuyor. Belediyelerimizin yetkilerini, gelirlerini elinden alıyor. Ellerinden gelse şehremaneti meclislerini falanca birlikte kaldıracaklar. Biricik saraydan yönetecekler. İlçe belediyelerini falan kaldıracaklar. Ne gerek var muhtara, uray sedir üyesine. Öyle evet bala sayımıza da o büyüklüğünde verdiğine göre, bunlara de karar verebilir. Tabii afat yaşıyoruz. Arkalama kampanyalarını başlatma yetkisini de eline aldı. Bağışı benden ötekisi toplayamaz. Acı geldiğinde daim İBAN numaraları gönderiyorlar. Bilcümle vatandaştan destek istiyorlar. Pandemi, sarsıntı, sel, cuşuhuruş yaşadık. Sarayın beslemelerinden fedakarlık istediler mi? Geçtiğimiz otoyollar, köprüler, fedakarlıkta bulundu mu? Onlar aksamadan paralarını aldılar, döviz üzerinden. Onlara hep ülkenin rantı ve kaynakları düştü. Belediyeler ortada alt bölüm yapmıyoruz diyorlar evet. Orhan Gencebay’ın bir şarkısı var onu söylüyorum ben. Adaletiniz batsın. Çevre, Kentçilik Bakanlığı’nın mevhibe ve yardımlarının yüzdelik 97’si Halk İttifakı belediyelerine gidiyor. Nüfusun 51.8’ini biz yönetiyoruz ama kaynakların yüzdelik 97’si Cumhur İttifakı belediyelerine gidiyor. Bunların adaleti bu. Adil anladıkları bu. Belediyelerimizden müfettişlerin çıktığı yok, eylemli eleman kabilinden oldular. AKP’li belediyelere yıllardır biricik denetmen gitmedi. Bir Tane bir soruşturma geçirmediler. Bunların işi gücü hükümsüzlük, adaletsizlik, dalavere dolan. Bir Nice iddiada bulundular. ‘Yıldırıcı çalıştırıyorsunuz’ dediler. ‘Onu yapıyorsunuz, bunu yapıyorsunuz’ dediler. Hiçbirini ispatlayamadılar. İşleri güçleri lakırtı.”

“AYAKKABI NUMARASINI BİLİYORUM DEDİĞİN TERÖRİST 4 AY İSTANBUL’DAHI KALDI VE PATLAMAYI GERÇEKLEŞTİRDİ”

“‘Sınır namustur’ dedik. İl ve ilçelere afişlerini astık. Onları üstelik kaldırmaya kalktılar. en üst yaşadığımız Taksim’deki patlamada sınırın ne kadar muhteşem olduğu ortaya daha çok. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara evgin şifalar diyorum. Bu işin takipçisi olacağız. ‘Öyle başmak numaralarına kadar biliyoruz, sınırdan kuş uçmaz haberimiz evet. 128 civarında terörist kaldı’ emreylemek, balon atmak görgüsüz. Senin ayakkabı numarasını biliyorum dediğin terörist 4 kamer İstanbul’bile kaldı ve patlamayı gerçekleştirdi. 6 canımızı kaybettik, yüzlerce yaralımız oldu. Görevini yapamadığının ispatı. Terörist dahi yıldırı örgütünün istihbaratçısıymış. Bu büyüklüğünde acizlik olmaz.

“MERAM KURUM’DAN İZMİR HALKI NAMINA, BÜYÜKŞEHİR YERINE BOZUKLUK BEKLİYORUZ”

Uğur Gelgel’dan İzmir halkı namına, Büyükşehir adına kusur bekliyoruz. Hem İzmir halkına hem İzmir Büyükşehir Şehremaneti Başkanı’na büyük bir kusur medyun. ‘İzmir obstrüksiyon altında’ diye niteleyerek taşlama fail bakandan kusur bekliyoruz. Bazı Bazı Soylu’ya özendiğini biliyorum. O kurucu ayarına düşüncesiz dönsün. Soylu’dan benzeri öz olmaz. Onun dili, düşüncesi kalıntı. Bu ülkeye yakışmayan benzeri vekil. Sayın Gelgel genişlik azından aynı cesamet anlayışı var. Sakın ha zinhar ona özenmesin. İzmir halkına ve Büyükşehir Belediyemize yaptığı hakaretten çevre özür dilesin.

“ÜLKENİN BILCÜMLE SORUNLARINI ÇÖZECEĞİZ”

Bunlar iktidara geldiklerinde 3 y dediler. ‘Yasaklar, yöntemsizlik ve yoksulluk’ dediler. Hepsinin tersini yaptılar. Bunlar 3 y’ye bire bir şeyi eklediler. 4’e çıkardılar. Bir y daha eklediler. Uydurmacılık. Yalancılığı fevkalade yapıyorlar. Yalanlarının birlikte yasaklarının de sonu geldi. 6-7 ay sonra yapılacak önce seçimde yalana bile talana da hırsızlığa bile yoksulluğa bile bilcümle beraber serencam vereceğiz. Birkaç tıpkı zamanımız kaldı. Bu işin tek şakası namevcut. Rastgele intihap üzere balaban dedik. Ama bu seçim beribenzer çok eke. Tıpkısı misil ayrımı. Eğer biz tıpkısı öğün henüz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni onaylarsak bedeli gösterişli olacak. Bu yurt toprakları için koku ve çalma dökmüşler için, Mustafa Eksiksizlik Atatürk üzere bilcümle bu arada hareket etmeliyiz. Değme birimiz sorun insanı olacağız. Dönem kudret günü. Periyot milletin sorunlarını nakız günü. Dönem bilcümle birlikte bu karanlık iktidarı yöneltme haset. Çankaya Köşkü’hangi cumhurbaşkanımızı oturtacağız. Gazi meclisi de onurlandıracağız. Ülkenin bütün sorunlarını çözeceğiz.”