Sırakayalar Şelalesi buz tutmuş haliyle kartpostallık fon oluşturdu

Sırakayalar Şelalesi buz tutmuş haliyle kartpostallık fon oluşturdu

BAYBURT Dondurucu soğukların yaşandığı ve gelgel sıcaklığının sıfırın altına düştüğü Bayburt’ta ağız ağıza donan Sırakayalar Şelalesi buz tutmuş haliyle adeta kartpostallık görüntüler oluşturdu.

Gecesi ayrı, gündüzü ayrı iyice olan şelale alarga görüntülendi, ortaya misilsiz manzaralar bundan sonra. Divanyolu Dağları ile Kırklar Tepe eteklerinden doğduktan bilahare Kopuz Deresi’nden tahminî 20 metreden dökülen Sırakayalar Şelalesi, kent merkezine 22 kilometre uzaklıkta bulunuyor. İlkbahar ve yaz aylarında buz üzere suyu ve tabii güzellikleriyle doğaseverleri ağırlayan Sırakayalar Şelalesi, kış mevsiminde ise oylumlu görselliğiyle ayn kamaştırıyor. Katıksız yapısıyla, saf havasıyla civar illerden gelenlerin iri beğenisini toplayan Sırakayalar Şelalesi’ndeki 15 metreyi aşan buz sarkıtları ise ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

Gece hava sıcaklığının eksi 15 dereceye kadar düştüğü Bayburt’ta antipatik çekicilik ve buzlanma nedeniyle kimsenin akşam vakti gitmeye cesaret edemediği şelaleye köy muhtarı Yılmayan Türk anbean, İhlas Malumat Ajansına bilgiler verip, şelaleden bahsetti. Türk, gelişigüzel sezon ziyaretçilerine ayrı bire bir güzellik sunan Sırakayalar Şelalesi’nin kışın da parafin örtüyle kaplanarak kartpostallık manzaralar oluşturduğunu aktardı.

Bununla birlikte köyde canlı ayrımsız vatandaş ise tor hayvanların kemirmek özlemek için kışın köye indiklerini ve vuzuh vuzuh çavlan civarlarına geldiklerini belirterek, hayvanların kıç izlerini karda gördüğünü söyledi.

Bayburtluların birlikte ayrımlı illerden şelaleyi görmeye gelen ziyaretçilerin olduğunu bildiren Türk, “Görüldüğü amacıyla antipatik havalar zımnında şelalemiz dondu, buz tuttu. Kışın şelalemizin böyle tabii güzelliği var, bu manzarayı görenler hayran kalıyor. Yazın dahi şelalemiz henüz başka oluyor, akarsu gürül gürül akıyor. Bayburt’tan, çevre illerden misafirler geliyor. Burada yiyip, içip tınlamalı ilk kânun geçiriyorlar. Edebiyat hafta sonları çavlan ziyaretçi akınına uğruyor. Cumartesi, Alım Satım buralarda oturacak düz bulunmuyor. Çokça gelenimiz, konuşma edenimiz var. Kışın üstelik donmuş şelalenin bu kartpostallık görüntüsünü fotoğraflamaya gelen fotoğraf tutkunları oluyor” dedi. Türk, şelalenin 3 koldan oluştuğunu rapor ederek, ılımlı çavlan dedikleri ikinci kolun, oranla ayrıksı iki şelaleye bakarak daha iri olduğunu kaydetti.

76 yaşındaki bozuk kocabaşı yıllarca konuk ağırladığı şelaleye rahatsızlığı nedeniyle daha çok gidemiyor

22 sene muhtarlık eden Hüseyin Türk, muhtar olduğu dönemlerde şelaleye bir nice ziyaretçinin geldiğini vurgulayarak, hepsiyle tek biricik ilgilendiğini söyledi. Kışın şelalenin buz tutmuş halini görmeye gelen ziyaretçilerin de bir hayli aşkın olduğuna özen calip Türk, mevrut misafirleri ağırlamış olmanın mutluluğunu yıllar geçmesine rağmen bibi yaşadığını anlatım ederek, “22 yıl muhtarlık yaptım. Mevrut misafirlerin önceki karnını doyururduk, sonraları şelaleyi gezmeye götürür, bir güzel ağırlardık. Doktor Ürün as, Hekim Soylu as buraya geldiler, gezdiler. değişik güruh kişioğlu var amma hatırlayamıyorum. Dönemin Emniyet müdürü, valisi haddinden fazla gelirdi buralara. Ali haydar valimiz vardı, merhum sıkça gelirdi. Eşiyle birlikte gelirdi, ego bu köyü çok seviyorum derdi, gelip gezer giderdi. Şelaleye uğramadan gitmezdi” diyerek konuştu. Ense şelaleye evinin mail olması dolayısıyla edebiyat gidebildiğini, manzarasını beğendiğini alt şelaleye afiyet problemleri dolayısıyla ise gidemediğini tamlayan Türk, “Deminden hoppadak fevk şelaleye gidiyorum. Manzarası güzel olan, adi şelaleye gidemiyorum, rahatsızım sağlığım gitmeme uygun değil. Yıllarca gidip geldiğim, çevresinde düzenleme yaptığım ve sayısız ziyaretçiye eşlik ettiğim şelaleyi artık göremiyorum” ifadelerini kullandı.

Share: