Bapir-i Kal Türbesi ziyaretçilerin bandaj odağı oldu

BİTLİS Bitlis’in Tatvan ilçesinde bulunan ve dolay halkı marifetiyle Bapir-i Lakırtı namına adlandırılan Hüseyin Ağababa Türbesi ziyaretçi akınına uğruyor.

İnanç turizmi çerçevesinde Tatvan ilçesine kapalı İncekaya köyüne gelenlerin yol uğrağı yeri olan Bapir-i Kal Türbesi, son zamanlarda havanın mevsim normallerinin üstünde seyretmesi ile ziyaretçilerin uğrak mekanı haline geldi. 1470-1550 yılları arasında yaşadığı ve halk beyninde Bapir-i Kal olarak bilinen Hüseyin Ata olan zatın soyunun Hazret-i Ebubekir’e dayandığı söylenti ediliyor. Türbe, tahminî 5 metre yükseklikte kayaya oyulmuş, basamaklı ayrımsız çipo merdivenle çıkılabilen ve ibadet ile yatma yeri olan iki bölümden oluşuyor. İrili ufaklı birçok tescilli mağaranın bulunduğu Van Gölü kıyısındaki türbe, yaklaşık 500 yıllık tıpkı tarihe dayanıyor. Ister türbe ve gerekse mağaralar üzere seçme zaman haddinden fazla sayıda ziyaretçinin akın ettiği tarihi kayran, bölgenin oylumlu turizm destinasyonları ortada bulunuyor.

İçerisinde çilehanenin bile bulunduğu türbe Van Gölü’nün yer sunturlu koylarının birinde bulunarak ziyaretçilere birlikte etkili manzara sunuyor. Herhangi Bir mevsim türbenin ziyaretçi akınına uğradığını dile getiren Bacanak Örün isimli vatandaş, Bapir-i Kal adına adlandırılan Hüseyin Ata Türbesine genelde beyin sağlığı bozulan yahut dilsiz rahatsız kişilerin uğradığını ve iyileşerek gittiklerini tez ederek, “Bunu duyup gördük. Yaz ve kış gelişigüzel mevsim bu türbenin çok ziyaretçisi var. İstanbul’dan Van’a Türkiye’nin ciharıyek yanından ziyaretçisi var” dedi.

Küçüklüğünden beri türbenin kerametini duyduğunu tamlayan Ömer Durak ünlü vatandaş ise ” Muş’tan geliyorum. Bu türbeye gelmemdeki murat hakeza altın alimleri seçmek, onların hayır dualarını almaktır. Şayet kim Tanrı katında makbul iseler onların faydalı duasını ahzetmek de ongun olur. Küçüklüğümüzden beri buraya iflah niyetine geliyoruz. Bapir-i Lakırtı’ın 40 çağ inzivaya çekildiği ve ‘Çilehane’ olarak adlandırılan yere çıktık. Ast katında abdest aldığı, arka katta bile 40 dönüş boyunca namaz kıldığı söyleniyor. Hastalanan çocukların getirilip iyileştiği, tekrar çocuğu olmayanların buraya geldikten sonraları çocuğunun olduğu yönünde bir nice kerameti var” şeklinde konuştu.