Trabzon’un Beşikdüzü ilçesi Cumhuriyet Mahallesi’ndeki polis lojmanlarında, 20 Eylül’birlikte zırh sesi duyanlar, durumu polis güçleri ve keyif ekiplerine bildirdi. Kapıyı kırarak eve giren ekipler, polis güçleri memuru İlknur Fiyaka Bahadır’ı esasen silahla meftun halde kanlar ortamında buldu. Afiyet ekibi, Batur’ın hayatını kaybettiğini belirledi. 1 çocuk annesi polisin beraberinde tabancası ve 1 gereksiz kapçık bulundu. Başlatılan soruşturmada Batur’ın, tabancasıyla hayatına akıbet verdiği ortaya çıktı.

POLİSİN AİLESİ CENAZEYİ ZONGULDAK’TA DEFNETTİ

İlknur Fiyaka Keleş’ın cenazesi, Trabzon Adli Tıp Kurumu’ndaki ölü açımı sonrası Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin gasilhanesine konuldu. Keleş’ın ailesi bile kente gelip, cenazeyi memleketleri Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde defnetmek isteyince iki ev beyninde tartışması imdi. Huzursuzluk nedeniyle 2 çağ gasilhanede bekletilen cenaze, henüz sonradan götürüldüğü Ereğli’dahi toprağa verildi. Cenazenin eşinin ailesi vasıtasıyla yolsuz alınıp, götürüldüğünü öne süren Ahmet Keleş’ın, sorumluların tespiti ve cezalandırılması talebiyle yanlışlık duyurusunda bulunması üzerine savcılık anket başlattı.

“SESLI DUYURU YAPTIRIP MEZARINI AÇTIRDIK”

Eşiyle aralarındaki sorunları düzelttiklerini anlatan Ahmet Keleş, “Eşimle boşanma aşamasındaydık ama bire bir husumetimiz yoktu. Son zamanlarda birlikte barışmıştık. Sonuç günlerini dahi beraber geçirdik. Olayın yaşandığı akşamüstü buluşacaktık. Erken eski işten, eve gitmiş. Aradım, namına ayrımsız tür ulaşamadım sonradan da eve gidince evde ölü bulduk. Cenaze o geceleyin adli tababet morgunda kaldı. Daha sonra cenazeyi bana tasdik ettiler. Gasilhaneye hazırlanması için getirdik. Anons yaptırdık, mezarını açtırdık” diyerek konuştu.

“BENİ KANDIRIP CENAZEYİ KAÇIRDILAR”

Eşinin ailesiyle aralarında defin yeri nedeniyle huzursuzluk çıktığını tamlayan Bahadır, “Eşimin ailesi cenazeyi almak istedi amma biz hala eşiz, evliyiz. Cenaze o yüzden hukuken benim hakkım. Sonuçta oğlum annesini sorduğu antlaşma getireceğim bire bir düzlük, sarılacağı aynı yerey olması geçişsiz. Bu cenazenin sahibi ne eşimin ailesi ne üstelik benim. Cenazenin sahibi oğludur. Bunu onlara yüz kere söyledim ama onlar gene cenazeyi istediler. Önceki ‘Tamam burada defnedelim’ dediler. Beni kandırdılar, cenazeyi gasilhanenin ense kapısından yolsuz bir şekilde kaçırdılar. Lacerem oldu, anlayamadım; şikayette bulundum” dedi.

“EŞİMİN AÇIK KÜSURAT MEZARI KAPANSIN İSTİYORUM”

9 yaşındaki oğluna annesini sorduğu antlaşma yanıt veremediğini belirten Batur, “Eşimin mezarı burada abes kaldı. Ego cenazemi istiyorum. Eşimin cenaze namazını dahi burada kılamadık. Sonsuz salat amacıyla anons yaptırdık ama bilcümle ertelemek zorunda kaldık. Eşimin burada bile sevenleri vardı. Bir Nice yaşama 2 devir boyunca camiye gitti geldi, cenaze namazı kılınacak, diye. Çukur demin burada kemiksiz. Oğluma ‘anne’ dediği ahit verecek cevabım namevcut. Annesinin mezarı 12 saat uzakta. Oğlumla gelişigüzel gelip annesinin mezarı başında dua demek istiyoruz. Oğlum karnesini aldığı zaman ya birlikte özel günlerinde gelip annesine anlatsın istiyorum. Cenazemiz buraya, ilişkin olduğu yere gelsin, eşimin zahir kalan mezarı kapansın istiyorum” diye konuştu.