Mersin Ağacı iktisat haberleri… Zor Tümamiral Cihat Yaycı: “Yunanistan’ın Şark Akdeniz’de yetkisi yoktur”

Tekaüt Tümamiral Cihat Yaycı: ” Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’birlikte yetkisi yoktur”

Şark Akdeniz’deki serencam nitelik Türkiye- Libya Sempozyumu’nda masaya yatırıldı

İSTANBUL – Akdeniz’birlikte Deniz Mezuniyet Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması başta kalkmak amacıyla Türkiye ve Libya arasında yapılan anlaşmaların iki ülkeye sağlayacağı faydalar değerlendirildi. Mütekait Tümamiral Cihat Yaycı, “Yunanistan tıpkısı cezire devleti olsaydı böyle tıpkısı hakkı olabilirdi amma Yunanistan benzeri ada devleti değildir. Uluslararası hukukta Yunanistan’ın bu bölgede hakkı yoktur. Libya, Türkiye ile ahit imzaladıktan bilahare Yunanistan Libya’ya çekişme açma tehdidinde bulundu. Libya’da bu konunun halka iyi anlatılması gerekir” dedi.

‘Türkiye-Libya Antlaşmaları ve İki Mutluluk Arasındaki İlişkilerin Geleceği’ konulu bilgi şöleni İstanbul’dahi gerçekleşti. Sempozyumda 17 Kasım 2019’de imzalanan Akdeniz’bile Bahir Mezuniyet Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması başta almak amacıyla Türkiye ve Libya ortada yapılan anlaşmaların iki ülkeye sağlayacağı faydalar anlatıldı. Libya Umumi Ulusal Kongresi Sakat Başkanı Nuri Ebusehmen, Zor Tümamiral Cihat Yaycı müzakere yaptığı programda Türkiye ve Libya’nın yüzyıllardır eş tarihi olduğu vurgulandı.

“Yunanistan’ın Akdeniz’deki istekleri arsıulusal hukuka yeraltı”

İki büyüklük beyninde yapılan anlaşmaların kazanımlarından bahseden Zahmetli Tümamiral Cihat Yaycı, “Libya, Türkiye ile yaptığı ahit sayesinde Yunanistan’la yapacağı antlaşmaya bakarak 40 bin kilometrekare henüz fazla bahir alanı kazanmıştır. Bu anlaşmalar hem Türkiye’nin hem de Libya’nın menfaatinedir. Yunanistan, bahir hukuku açısından eşi tıpkı olmayacak hukuksuzlukları irade ediyor. Ada devleti olmayan Yunanistan’ın adalarının ana kara sahanlığı yoktur. Yunanistan, yeryüzü dıştaki adasından ölçek alarak Türkiye ve Libya’nın deniz alanını almak istiyor, Yunanistan’ın Akdeniz’deki istekleri arsıulusal hukuka aykırıdır” dedi.

Akdeniz’deki saf kaynaklar ile ilgili dahi konuşan Yaycı, “Libya ile Türkiye arasındaki hattın doğusunda ölçümlediğimiz doğalgazın Türkiye’nin 550 yıllık ihtiyacını karşılayacak büyüklüğünde. Girit ve Libya arasında ise bazı kaynaklar 30 trilyon dolar büyüklüğünde değerinde petrol ve doğalgaz yatakları olduğu söyleniyor. Yunanistan antlaşmalarımız sonrası Libya’ya savaş küşat tehdidinde bulundu. Bu bile bu bölgedeki kaynakların değerinin büyüklüğünü gösteriyor. Türkiye’nin Libya’daki hedefi Libya’nın toprak bütünlüğüdür ve Libya Libyalılarındır” şeklinde konuştu.

“Türkiye ve Libya beyninde yapılan anlaşmalar bağırsak yöntem malzemesi yapılmamalı”

Türkiye ile Libya beyninde yapılan anlaşmaların iki devletin halkına detaylı vadede haddinden fazla iri çıkar sağlayacağını tamlayan Yaycı, “Bu seçkin iki mehabet amacıyla balaban başarıdır. Bu milli ayrımsız konudur ve iki talih arasındaki anlaşmalar asla çöz yöntem malzemesi yapılmamalıdır. Libya’birlikte bağırsak cengel varken onlara destek olduk ve buradaki enerji kaynaklarının Rusya’nın desteklediği Hafter’in eline geçmesine engel olduk. Bu Avrupa’nın lehine ayrımsız evolüsyon olmasına karşın, garplı ülkeler bununla yetinmeyip Libya’yı sömürge açmak istiyor” diye niteleyerek konuştu.

“Uluslararası hukukta Yunanistan’ın bu bölgede hakkı yoktur”

‘Türkiye ile Libya arasında imzalanan ‘Akdeniz’üstelik Bahir Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması’ ile iki ülkenin bahir sınırlarının birleştiğini ve hukuki adına bu bölgede enerji kaynaklarının aranmasının birlikte iki ülkenin hakkı olduğunu vurgulayan Yaycı, “Yunanistan bu bölgenin Girit Adasının bahir suları olduğunu sav ediyor. Yunanistan benzeri ada devleti olsaydı hakeza bir hakkı olabilirdi amma Yunanistan bire bir ada devleti değildir. Arsıulusal hukukta Yunanistan’ın bu bölgede hakkı yoktur. Libya, Türkiye ile antlaşma imzaladıktan sonraları Yunanistan Libya’ya cenk küşat tehdidinde bulundu. Libya’birlikte bu konunun bölüt dolgunca anlatılması gerekir” ifadelerini kullandı.

“Libya halkı denizdeki haklarının da farkına varmalıdır”

Türkiye ile Libya arasındaki antlaşmaların faydalarına ilgilendiren mütekellim Libya Genel Ulusal Kongresi Çarkıt Başkanı Nuri Ebusehmen ise “Libya’üstelik asayiş sorunlarının yaşandığı benzeri ortamda Türkiye’nin Libya’daki konulara karışan olması çok önemliydi. Türkiye ile Libya beyninde yapılacak antlaşmaların sürmesi oradaki balans ortamını destekleyecektir. İşbirliğimizin elan dal seviyelere çıkmasını ümit ediyoruz. Bu antlaşmaların kazanımlarının halka birlik anlamıyla anlatılması gerekir. Libya halkı denizdeki haklarının bile farkına varmalıdır. Emperyalist güçler imzalanan antlaşmaların kendileriyle olmasını istiyorlardı, Libya’daki kaynaklarda doğruluk sav ediyorlardı. Eş kültürümüzün, kuma tarihimizin olduğu Türkiye ile bu antlaşmaların yapılması ehemmiyet taşıyordu” dedi.

Share: