Minik Zeynep tevellüt gününde annesinin böbreğiyle hayata sarıldı

Antalya’bile çırılçıplak böbrek rahatsızlığı bulunan ve yaşadığı halsizlik nedeniyle evinden dahi çıkmayan 4 yaşındaki Zeynep’in yaşamı, annesinden mevlit gününde yapılan nakille değişti.

Şanlıurfa’birlikte faal Mustafa-Cımbar Göçkün çiftinin dördüncü çocuğu namına dünyaya mevrut Zeynep, doğduğu günden bu yana sıkça hastalanmaya başladı.

Sürekli halsizlik hayat dolu ve çor zımnında umar kullanan Zeynep’in, 1,5 yaşına ulaştığında göğsünde ve karnında kabarık oluştu. Şanlıurfa’bile gittiği hastanede böbreğinde çırılçıplak protein kaçağı olduğu tayin edilen Zeynep, bir süre henüz çıkar yol tedavisi gördü. Etibba 3,5 kamer geçmiş Zeynep’in yaşaması amacıyla evet nakil olması ya dahi diyalize girmesi gerektiğini bildirdi.

Zeynep’in diyalize girmesine gönlü halk vermeyen esas, böbrek nakli üzere on paralık doğaç fahri oldu. Nakil için Antalya’ya gelen ailenin, muktezi testlerin arkası sıra Zeynep’in doğum gününden bire bir çevrim geçmiş Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ne yatışı yapıldı.

Hastanede doğum haset pastasını üfleyen Zeynep, tıpkı dolaşma ameliyata alındı.

Annesinden alınan böbrek başarıyla nakledilen minik Zeynep, sağlığına kavuştu.

Enerjisi ve daima gülümseyen yüzü ile hastanenin maskotu haline gelen Zeynep, büyüyünce “Zeynep hekim” olacağını söyleyerek “Örgen bağışında bulunun. Benim üzere çocukların yüzü hep gülsün.” mesajı verdi.

“Elimde olsa keşki bambaşka çocuklara bile ‘can’ olabilsem”

Temel Filiz Göçer, AA muhabirine, Zeynep’in haddinden fazla halsiz ve sürekli pestil kabil bire bir duran çocukken nakilden bilahare haddinden fazla çevik, mutlu ayrımsız çocuğa dönüştüğünü anlattı.

Zeynep’in nakilden sonraları tezce kilogram da aldığını aktaran Göçer, duygularını şu sözlerle dile getirdi:

“Ben nakilden önceki bu konuda haddinden fazla cahildim. İnsanlar arasında ‘Böbreğini verirsen yarım yamalak bire bir koca olursun. Diğer çocuklarına yetemezsin.’ gibi söylemler oldu. Ama ben gine üstelik çekinti etmeden böbreğimi verdim. Elimde olsa keşke başka çocuklara da ‘can’ olabilsem. Kızımın bu kadar mutlu, mıhlı ayrımsız çocuk haline geleceğini beklemiyordum. Aynı böbrek ile benden aynı kusur olmadı amma kızım hayata döndü, daim gülen tıpkı yavru haline dönüştü.”

Kızının mevlit gününde nakil olmasının kendisini bile bahtiyar ettiğini nâkil 38 yaşındaki Göçkün, “Kızım 27 Temmuz’de doğdu. 27 Temmuz’un gecesinde bile nakil olduk. Çıktı tevellüt günlerinde 2 çörek keseceğiz. İki öğün tebrik yapacağız.” diyerek konuştu.

“Füru nakilden sonradan dakikasında iyileşiyor”

Akdeniz Üniversitesi Organ Aktarımı Koordinatörü Nilgün Bilal birlikte çocuklara kadavradan aktarım amacıyla akıllıca örgen bulunmayınca anne ve babadan dahi aktarım yapılabildiğini söyledi.

Bilal, naklin arkası sıra çocukların acul bire bir iyilik sürecine girdiğini anlatım etti.

Her yıl dünyada milyonlarca insanın uzuv beklerken yaşamını yitirdiğine dikkati çeken Bilal, şöyle bitmeme etti:

” Türkiye’üstelik seçkin sene örgen bekleyen sökel sayısı aceleten artarken, örgen bağışı yeterli seviyeye ulaşamadığı amacıyla hastalar kaderleriyle beraberce kalıyor. Türkiye’üstelik örgen bağışları, Keyif Bakanlığının kontrolü ve denetiminde yapılmakta. Nakil sayısı itibarıyla Avrupa’bile dip sıralarda kayran düzlük ülkemizde, nakillerin iri çoğunluğu canlıdan gerçekleştiriliyor.”

Bilal, mağfur bire bir organın, liyakatli bire bir nakilden sonradan temel tıpkı hayat armağanı olduğunu dile getirdi.

Zeynep’e aktarım yaparken tercihlerinin annesi değil bağışla kadavradan aza olduğunu vurgulayan Bilal, “Sıkıntılı aza bağışı dolayısıyla binlerce parasız aza nakline yani sağlığına kavuşamamakta. İyi kim annesinin böbreği kızımıza peyk ve onu sağlığına kavuşturduk. Aza bağışı konusuna toplum yerine hassasiyet göstermeliyiz. organ aktarımı mucip hastalıkların giderek bizim ve sevdiklerimizin üstelik başına gelebileceğini unutmamalıyız.” ifadelerini kullandı.

Share: